TOKYO CAMİİ CUMA HUTBESİ “MÜMİN GÜVENEN VE GÜVENİLEN KİŞİDİR”

MÜMİN GÜVENEN VE GÜVENİLEN KİŞİDİR

Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine huzur ve güven aşılayan O’dur.”1
Okuduğum hadis-i şerifte ise Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Sizin en hayırlınız, kendisinden hayır umulan ve asla kötülük beklenmeyendir.”2

Aziz Müminler!
Hepimiz dünyaya gözlerimizi açtığımız andan itibaren kendimizi emniyette hissetmeyi arzularız. Kötülüklerden uzak olmak, endişe ve korkularımızdan sıyrılmak isteriz. Her birimiz güvenli bir ortamda, huzur içerisinde yaşamaya gayret gösteririz. Zira Cenâb-ı Hakkın imandan sonra bize lütfettiği en büyük nimetlerden birisidir güven duygusu.

Aziz Müslümanlar!
Mümin, söz ve davranışıyla bir güven insanıdır. Kardeşlerine emniyette olduklarını hissettiren bir iman kalesidir adeta. Gücünün yettiği oranda her şeyden ve herkesten sorumlu olduğunun bilincindedir. Bizler inanırız ki, iman güvendir. Mümin, güvenen ve güvenilendir. Kâinat insana, insan da birbirine emanettir. Nitekim Allah Resûlü (s.a.s) şöyle buyurmuştur: “Müslüman, diğer Müslümanların elinden ve dilinden güvende olduğu kimsedir. Mümin de insanların canları ve mallarını kendisine karşı emniyette bildikleri kişidir.”3 Onun içindir ki güven zedeleyici davranışlarda bulunmak, bir başkasının canına kastetmek, malına el uzatmak; ağır bir vebal, büyük bir günahtır.

Hutbemi hicret yolculuğunun en sıkıntılı anında Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in Allah’a olan güvenini ifade eden şu ayet-i kerimeyle bitiriyorum: “Hani onlar mağaradaydılar; arkadaşına ‘Mahzun olma! Allah bizimle beraberdir’ diyordu. Derken Allah ona kendi katından bir güven duygusu indirdi…”4

[1] Fetih, 48/4.
[2] Buhârî, Edeb, 57.
[3] Tirmizî, İmân, 12.
[4] Tevbe, 9/40.


TOKYO CAMİİ CUMA HUTBESİ “MÜMİN GÜVENEN VE GÜVENİLEN KİŞİDİR” (PDF)