Tokyo Camii Cuma Hutbesi Gaybın Bilgisi Yalnızca Allah’a Aittir
Muhterem Müslümanlar!
Zaman zaman sihir ve büyü yapanlara ve yaptıranlara rastlıyoruz. Dünyevi menfaatler uğruna insanların duygularını ve kazançlarını sömüren cinci, falcı, medyum, muskacı ve üfürükçülere şahit oluyoruz.
Dinimize göre sihir ve büyü, büyük bir günahtır.i Allah Resûlü (s.a.s), “Allah’a şirk koşmak ve sihir yapmak gibi insanı helâke götüren şeylerden kaçının.”ii buyurmaktadır. Sihir ve büyü yapmak ve yaptırmak, kul hakkı ihlalidir, zulümdür. Tevhid inancımızla ve tevekkül anlayışımızla bağdaşmayan çirkin bir tutum ve davranıştır. Bu günahı işleyenler, tövbe etmedikçe ve haklarına girdikleri kişilerle helalleşmedikçe Allah’ın gazabından asla kurtulamazlar.
Değerli Müminler!
Cenâb-ı Hak, “Biz, Kur’an’ı müminlere şifa ve rahmet olması için indirdik.”iii buyurmaktadır. Kur’an-ı Kerim; okunmak, anlaşılmak ve yaşanmak için gönderilmiştir. Ferdî ve içtimaî sıkıntılarımızın çaresi ondadır. Bununla birlikte, hastalıklarımızın şifasına yönelik tıbbi tedavi yollarına başvurmakla beraber, Kur’an okumak ve Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in dualarıyla Allah’a niyazda bulunmak, bedenimize sıhhat, ruhumuza sekinet verir. Ancak Kur’an ayetlerini veya duaları bir kâğıda yazarak veya üfleyerek kazanç elde etmenin dinimizde asla yeri yoktur.
Aziz Müslümanlar!
Sihir ve büyü yapanlar sihirbazdır, büyücüdür. Cinlerle uğraşanlar cincidir. Fal bakanlar falcıdır. Menfaat elde etmek için muska yazanlar muskacıdır. Üfleyerek insanları iyileştirdiğini iddia edenler üfürükçüdür. Bunların hiçbirisi ‘Hoca’ değildir. Bu kişileri Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in varisi olan hocalarımızla bir tutmak, bu haram fiillerin meşrulaşmasına ve yayılmasına sebebiyet vermektedir. Bütün bu batıl inanç ve hurafeler, sağlam bir tevhid inancının ve sağlıklı bir din anlayışının oluşmadığı ortamlarda zemin bulmaktadır. Bu da bizlere; sahih ve doğru dini bilginin ne kadar zaruri, Kur’an ve sünnete dayalı din eğitiminin ne kadar vazgeçilmez, din istismarının ise ne kadar tehlikeli olduğunu açıkça göstermektedir.
Öyleyse Kıymetli Müminler!
Şifa, başarı, rızık ve kısmet hususunda üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirip sonra Rabbimize tevekkül edelim. Unutmayalım ki, Allah’ın izni olmadan hiçbir kimse ve hiçbir yöntem kişiye ne fayda sağlayabilir ne de zarar verebilir. Takdir, sadece ama sadece Allah’a aittir. Sözümüzün sonu Rabbimizin şu ayeti olsun: “…Kim Allah’a dayanıp güvenirse Allah ona yeter…”iv
[i] Buhârî, Tıb, 48.
[ii] Nesâî, Muhârebe, 19.
[iii] İsrâ, 17/82.
[iv] Talâk, 65/3.
Tokyo Camii Cuma Hutbesi Gaybın Bilgisi Yalnızca Allah’a Aittir PDF
| Prayer | Time |
|---|---|
| Fajr | 05:08 |
| Sunrise | 06:40 |
| Dhuhr | 11:34 |
| Asr | 14:49 |
| Maghrib | 16:28 |
| Isha | 17:54 |



