TOKYO CAMİİ CUMA HUTBESİ “TAKVA: RABBİMİZİN RIZASINI DİRİ TUTMA BİLİNCİ“

Muhterem Müslümanlar!
Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir defasında ashabına, “Öyle bir ayet biliyorum ki, eğer insanlar ona sarılsalar, hepsine yeter.” buyurdu. Ardından şu ayet-i kerimeyi okudu: “Kim Allah’a karşı takva bilinci içerisinde olursa Allah da ona bir çıkış yolu ihsan eder.”[1]
Allah Resûlü (s.a.s), bu sözüyle her türlü sıkıntı ve zorluktan kurtulmanın, dünya ve ahiret mutluluğuna kavuşmanın yolunu bizlere öğretmiştir ki o yol, takvadır.

Takva, Rabbimizin rızasını diri tutma bilincidir. Sevgisine talip olma arzusudur. Sorumluluklarımızın idrakinde bir ömür geçirme gayretidir.

Kıymetli Müslümanlar!
Takvanın ilk derecesi, İslam’ın özü olan kelime-i tevhiddir. Yani لَا اِلَهَ اِلَّا اللّٰهُ مُحَمَّدٌ رَسُولُ اللّٰهِ “Allah’tan başka ilah yoktur, Hz. Muhammed, Allah’ın Resûlüdür.” demektir. Takva sahibi her mümin, bu sözü kalp ile tasdik dil ile ikrar eder. Kendisini yoktan var eden Rabbine, dinini öğreten Peygamberine gönülden iman eder. Allah ve Resûlünü herkesten ve her şeyden daha çok sever.

Takvanın ikinci derecesi Allah ve Resûlüne itaattir. Kur’an-ı Kerim’de buyrulduğu üzere, Allah katında en değerli olan, O’na itaatsizlikten en çok sakınandır.[2] İtaat, takva elbisesine bürünmekle olur.

Takvanın zirvesi ise kalbimizden mâsivâyı yani Allah’tan gayrısını söküp atmaktır. Resûl-i Ekrem (s.a.s) eliyle göğsünü işaret ederek üç defa, “İşte takva buradadır.”[3] buyurmuştur.

Değerli Müminler!
Öyleyse geliniz, Allah katındaki değerimizi artıracak, dünya ve ahirette yüzümüzü ağartacak olan takva elbisesine bürünelim. Rabbimize asi olmaktan, azabını gerektirecek işler yapmaktan, hesap günü huzuruna yüzü kara çıkmaktan sakınalım. Unutmayalım ki Cenâb-ı Hak, takva ehlini dostu olarak görüyor. Muttakilere, korku ve hüzünle karşılaşmayacaklarını müjdeliyor.[4]

[1] Dârimî, Rikâk, 16; Talâk, 65/2.
[2] Hucurât, 49/13.
[3] Müslim, Birr, 32.
[4] Yûnus, 10/62-63.


TOKYO CAMİİ CUMA HUTBESİ “TAKVA: RABBİMİZİN RIZASINI DİRİ TUTMA BİLİNCİ“.(PDF)