TOKYO CAMİİ CUMA HUTBESİ “MİRAS: HER HAK SAHİBİNE HAKKINI VERMEK“

Muhterem Müslümanlar!
İslam’ın titizlikle üzerinde durduğu haklardan biri de mirastır. Dinimiz, hayatın her alanında olduğu gibi, miras paylaşımında da adaleti öngören ayrıntılı hükümler getirmiştir. Mümin, ahiret yolculuğuna uğurlanırken geride bıraktığı maldan, önce cenaze masrafları karşılanır. Sonra, eğer varsa borçları ödenir. Ardından üçte biri aşmamak kaydıyla mirasçıların dışındakilere yönelik vasiyeti yerine getirilir. Bütün bunlardan sonra ise miras varislere intikal eder.

Kıymetli Müslümanlar!
Miras taksim edilirken her hak sahibine hakkının verilmesi, kadın-erkek, büyük-küçük hiç kimsenin mağdur edilmemesi esastır. Nitekim Rabbimiz mirasla ilgili hükümleri beyan ettikten sonra bizleri şöyle uyarır: “İşte bu, Allah’ın koyduğu sınırlarıdır. Kim Allah’a ve Peygamberine itaat ederse, Allah onu, içinden ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokar. İşte bu büyük başarıdır. Kim de Allah’a ve Peygamberine isyan eder ve onun koyduğu sınırları aşarsa, Allah onu ebedi kalacağı cehennem ateşine sokar. Onun için alçaltıcı bir azap vardır.”[1]

Değerli Müminler!
Mirasın emanet olduğunu, miras ve kul hakkı arasında ince bir sınır bulunduğunu unutmayalım. Hırslarımıza yenilerek o sınırı asla çiğnemeyelim. Miras söz konusu olduğunda merhameti, insafı, adaleti ve hakkaniyeti elden bırakmayalım.

[1] Nisâ, 4/13-14.


TOKYO CAMİİ CUMA HUTBESİ “MİRAS: HER HAK SAHİBİNE HAKKINI VERMEK“.(PDF)